Kahramanmaraş'ta prefabrik yapı elemanları imalatı yapan ve Türkiye'nin çeşitli bölgelerindeki sanayi tesislerinin yanı sıra hayata geçirdiği tesisler ile büyük bir başarıya imza atan AS Beton Yönetim Kurulu Başkanı Ali Cilve, Kahramanmaraş’ın güney kısmındaki bazı binaların depreme dayanıklı olmadığını ve yöneticilerin bu konuyu acilen çözüm getirmesi gerektiğini dile getirdi. Cilve, “Binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi ancak kentsel dönüşüm ile mümkündür” diye konuştu.

“Doğu tarafının zemini sağlam”

1980 yılında Kahramanmaraş’ın imar planı yapılırken kendisinin de o ekipte olduğunu ifade eden Cilve, “O zaman bize bir hat verdiler ve ben o hat üzerine bazı çizgiler çizdim. Türkoğlu ilçesinden gelen, Kız İmam Hatip Okulu’ndan devam edip, Doğukent’e giden bir hat. Bu hattın altındaki olan yerlere iki kat verdiler ve şu andaki binaları görüyorsunuz 8-10 kat civarında. Oraların zemin emniyeti çok düşük ve 1999 depremden önceki yönetmeliğe göre yapılan binalar dayanıklı olmadığını zannediyorum Haller bölgesinde ve onun altında toprağın 100 metre altında inseniz kına gibi toprak çıkıyor. Zemini iyi olmayan yerlere fore kazık çakılıyor, inşaat malzemeleri ona göre hazırlanıyor, kolonlarının ve kirişlerinin ebatları değişti 1999 depreminden sonra bilindiği üzere yönetmelik değişti. Yatay mimarinin önerisini Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan söyledi. Yani 3-4 kat en fazla yapılacak. Bu konuyu tüm belediyelere de gönderdiler. Kahramanmaraş’ın doğusunda arsalar var attık, başka yerlerde kalmadı. Kahramanmaraş’takileri de doğu tarafına götüremezsiniz. Ancak dar gelirli aileler gidebilir. Kahramanmaraş’ın taşınabileceği bir yer yok ve Kahramanmaraş’ta arsa bitti. Kılavuzlu ve ilerisinde de zaten düzgün bir yer yok. Doğunun zemini sağlam ancak Kahramanmaraşlı vatandaşlar oralara giderler mi bilemiyorum” diye konuştu.

“En basit işlem binaların yenilenmesi”

Kahramanmaraş’ın deprem kuşağında yer aldığının altını çizen AS Beton Yönetim Kurulu Başkanı Cilvce, “Yapılması gereken en basit işlem binaların yenilenmesidir. Binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi ancak kentsel dönüşüm ile mümkündür. Ancak kentsel dönüşüm ile müteahhitler zarara uğruyor. Mesela adamın 20 dairesi varsa, kentsel dönüşüm de 20 daire veriyor elde var sıfır. Ancak imardan fazla kat verirlerse, veya arsa sahibi ile anlaşırlarsa müteahhit kaara geçer. Ama imardan fazla katın verilmesi de mümkün değildir” dedi.

“Belediyeler güvenli bina konusuna önem vermeli”

Kahramanmaraş’ın Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde olduğunu hatırlatan ve bazı bölgelerin birinci dereceden deprem bölgesi içerisinde yer aldığını ifade eden İş İnsanı Ali Cilve, “Şu anda Allah’a bol bol dua edeceğiz depremin olmaması için. Çünkü her gelen belediyeler tadilat yaptı. Bahçelievler’e yaptı, eski terminalin olduğu yerlere yaptı. Eski terminalin olduğu yerler 2 kat bile çekmez ve şimdi oralara 8-10 katlı binalar yapıldı. Söyledik ama kimse dinlemedi. Önceleri oralar iki katlı iş yerleriydi. Sonra tadilat yapıldı ve binalar dikildi. Ama oralarda tedbirlerimizi aldık diyorlarsa o konuyu bilemem. Belediyeler güvenli bina konusunda önem verecek. Zaten zemin emniyetini yaptırıyorlar. Kuzeydeki binalara pek bire şey diyemeyeceğim ama güneydeki binalar pek emniyetli değil” şeklinde konuştu.

“Öz sermayesi olmayanlar piyasadan silindi”

Kahramanmaraş’ta ve Türkiye’de öz sermayesi olmadan inşaat sektörüne atılan müteahhitlerin piyasadan silindiğini aktaran Cilve, şöyle konuştu: “Son zamanlarda inşaatların böyle olmasının nedeni öz sermayelerinin olmamasından kaynaklanıyor. Kat karşılığı alıyorlar, daha temelde iken satmaya çalışıyorlar ve bu para karşılığında da inşaatı bitirmeye çalışıyorlar. İnşaat maliyeti artınca ve öz sermayeleri olmayınca da inşaatlar hep yarım kaldı. Bunun yanında inşaat maliyetleri yükseldi. Bu şekliyle Kahramanmaraş’ta sayabilecek en fazla 5 tane müteahhit var. Ama 150’nin üzerinde inşaat yapan ve kendine müteahhit ismi veren bir sürü insan var. Bizim sektörümüz fabrika inşaatları. Biz şu anda pandemi döneminde insanlar yatırım yapmaya yanaşmadılar ama şu anda açıldı. Adana’da, Osmaniye’de, Gaziantep’te ve Adıyaman’da inşaatlarımız var. Şu anda fabrika inşaat sektörü fena değil. Ama daire inşaatlarında bu durum böyle değil. Daire maliyetleri artık 2 katına çıktı. Kahramanmaraş’ta bu konuda büyük bir sıkıntı var ama bu sıkıntılar elbette ki bitecek. Bu da ancak 3-5 seneye bitebilir, şu an mümkün gözükmüyor. Türkiye’de serbest ekonomi var. Müteahhitlik konusunda bir belge istenmesi konusunda devletin de girişimleri oldu ve ona göre piyasada iş yapması istendi. Hatta emlakçılardan bile devletin vereceği belge istendi. Ama şu anda kanunun ne zaman çıkacağını bilmiyorum. Şu anda inşaat yapacak olanlar da, arsası olanlar da bekliyor.”

“İnşaat bitmeden malzemelere zam geliyor”

Türkiye’de dövizin yükselmesi ile birlikte inşaat sektörünün zorlandığını söyleyen Cilve, sözlerini şu cümlelerde sonlandırdı: “Doların yükselmesi ve inmesi inşaat sektöründe de dalgalanmalara neden oluyor. Ben mesela doğuda kooperatife 500 tana dükkân yapıyorum. 2017 kooperatif inşaatı anlaştığım yılda 1500 TL idi demir, inşaatın ortasında 4 bin 500 TL oldu. bu şartlarda inşaatın nasıl bitirileceğini siz tasavvur edin.. Yani inşaat bitmeden malzemelere zam geliyor. Şimdi ben de zorlanıyorum orada. Hemen hemen yüzde 80’i bitti ancak yüzde 20’sini yapmaya zorlanıyorum. Yüzde 20’lik kısmına örneğin 5 bin TL para ayırmışım şimdi ise bu 20 bin TL’ye çıkıyor.”

MARAŞ TAKİP ÖZEL HABERİDİR!

Editör: TE Bilisim